12 Ocak 2011 Çarşamba

ÇİĞ KÖFTE PARTİSİ

      Haftasonu misafirlerimizle çiğköfte yaptık. Güzel bir sofra olduğunu düşünüyorum çünkü hepsi sevdiğim lezzetler...birazdan görsel olarak sizlere de sunacağım...tarifleri yazdıkça resimlerini paylaşacağım..

     

     Doğu-batı sentezi güzel tatlardan oluşan masamız:







*humus
*kuru dolma (patlıcan, biber)
* alinazik
* kırmızı biber (fırınlanmış)
* zeytin piyazı
*deniz börülcesi
*rodos kabağı (sebze bölümünde tarifi var)
*kaya koruğu (turşu)
*kurabiye
*hazır küçük kekler
resim çekerken masada olmayanlar:
*kanape
*ağlayan kek ( buzdolabındaydı, künefeden sonra pek istek almadı, bu sefer gerçekten ağladı....:)
*en son çiğ köfte masada yerini aldı....))

    Gecenin süprizi , bütün malzemesi İskenderun'dan gelen künefe vardı. Kocaman bir bakır tepside hazırlayıp gelen misafirimiz, ocakta kendi elleriyle pişirip soframızın tadını arttırdı....ellerine sağlık deyip afiyetle yedik.





hatta o kadar hızlı servis yapıldı ki tepsinin tüm halinin resmini çekemedik....)))












anneciğimin elleriyle hazırladığı ekmekler ve alınan kuruluklar yanyana....iki kuru lezzet...




--------------------------------------------------------------------------------------------


KURUDOLMA






--------------------------------------------------------------------------------------------


ÇİĞKÖFTE

     Çiğköftenin çıkış hikayesi çok etkileyicidir. Bilmeyenler için söyleyeyim Urfa’ya aittir.  Hz. İbrahim ateşe atıldığında ateşin su, odunların balığa dönüşmesi hikayesini sanırım çoğumuz biliyoruz. Çiğköftenin çıkış zamanı bu zamanlara rastlıyor çünkü devrin hükümdarı ateşi yemek pişirmek için bile olsa kullanılmayacağını, yasaklandığını söyler. O dönemde erkekler geyik avına çıkarmış. Geyik avından dönen evin erkeği eti nasıl yiyeceklerini düşünürken, eti önce parçalara ayırıp, sonra zırhtan geçirmişler. Sonrada yörede yetişen bulgur ve baharatlarla yoğurup yenebilecek seviyeye getirmek istemişler. Sonrasında yaygınlaşıp çevre illere yayılıyor. Uygulamada ve sıralamada değişiklikler olsa da bizim yaptığımız çiğköftenin tarifini veriyorum. Genelde sadece et ve bulgur için ölçü kullanır, diğerlerini doğaçlama ekliyoruz ama bu sefer sizin için ölçerek yaptık. Ve yöre salçası kullandığımız zaman lezzetinin arttığını düşünüyorum...flaştan dolayı çiğköftenin rengi açık çıkmış...









-------------------------------------------------------------------------------------------



 HUMUS



-------------------------------------------------------------------------------------------

PEMBE DÜŞ







--------------------------------------------------------------------------------------------


KAYA KORUĞU TURŞUSU



        Damkoruğugiller familyasındandır. Deniz kıyısındaki kaya yarıklarında ya da taşlı kumluk arazilerde yetişir. Odunsu veya otsu bir bitkidir. Yeşil yaprakları kalın ve etlidir. Çiçekleri salkım şeklinde ve sarıdır. Yeşil kısmı acıdır.

        Turşusu yapılır. İştah açıcı ve meze olarak kullanılır.

        Cilt iltihaplarında, egzamada ve nasır tedavisinde kullanılır.


--------------------------------------------------------------------------------------------




ZEYTİN PİYAZI





--------------------------------------------------------------------------------------------


DENİZ BÖRÜLCESİ

                Ege kızı bir arkadaşım bize hamsi yapmıştı, yanında da deniz börülcesi. O gün bugündür severek yaparım. ve her yaz mutlaka hazırlayıp buzluğada atar oldum. Gelelim denizbörülce ile ilgili bilgilere: Deniz kıyılarında suyunun gel-git yaptığı yerlerde sular çekildikten sonra yetişen bu bitki, tuzlu, ekşi ama lezzetlidir. Daha çok ilkbaharda tüketilir; çünkü sonbahara doğru deniz tuzunu iyice içine çeker. İyotlu topraklarda yetiştiğinden iyot eksikliğine bağlı guatr hastalığına iyi gelir. İdrar artırıcı ve kuvvet vericidir.





--------------------------------------------------------------------------------------------

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder